SEÇSİS Yazılımı ve Hileleri
SEÇSİS sistemi, insan ürünü olduğu için, kullanıldığı
ülkelerde kuşkulara neden olması gâyet doğaldır. Ayrıca her tür bilgisayar
yazılımının müdahaleye açık olduğu bilinmektedir.
Örneğin; geniş veri tabanı olan SEÇSİS sistemi üzerinde
küçük komutlar yazarak;
A PARTİSİNİN OYLARINI % 12 EKSİLTEBİLİR,
B ve C PARTİLERİ'NİN OYLARINI % 4'ER EKSİLTEBİLİR,
D PARTİSİNİN DE OYLARINI % 20 ARTIRABİLİRİZ.
Bu şekilde, yazılıma müdahale etmek mümkün. Peki, yazılıma
müdahale edildiğini tespit etmek mümkün mü?
Bu durumu tespit edebilmek için, tüm seçim kurumlarından
alınan sandık bilgilerinin teker teker sayılıp, toplanması ve YSK'deki
verilerle karşılaştırılması gerekir. Aksi takdirde, sisteme müdahale edildiği,
sadece teknik bir araştırma ile ortaya çıkabilir. Böyle bir araştırmaya da,
iktidar partisi hiç bir zaman izin vermedi, bundan sonra da vermez. Çünkü, bu
DÜZENBAZLIĞI yapan zâten kendisi.
Oy sayım sonuçlarının bilgisayarlara girilmesi sırasında,
YSK temsilciliklerinde; yargıçlar ve siyasi parti temsilcileri hazır bulunur.
Asıl dikkat edilmesi gereken nokta burada başlamaktadır.
Bilgisayar ve yazılım konusunda; yetkin ve uzman olmayan bu
kişiler, seçim sistemine yapılan müdahaleyi ''anlamaz ve kavrayamazlar''. Toplu
girilen oy sayımlarında, herhangi bir tuşa basılması durumunda, önüne
geçilemeyecek hileli seçim sonuçları ortaya çıkabilir.
TÜİK’in, 31 Aralık 2009 tarihinde duyurduğu; 72.561.312
nüfus ve 48.049.446 seçmen sayısı ile NVGİM’nin (Nüfus ve Vatandaşlık İşleri
Genel Müdür’lüğü) verileri arasında uçurumlar vardır.
Şöyle ki; NVGİM’in, 2008
yılı nüfus tespiti 76.175.083 olup, oy kullanacak seçmen sayısı 53.950.192'dir.
Görüldüğü üzere, devlet kurumlarının veri kayıtları birbirini tutmamaktadır. Bu
durum, halkımızın aklına soru işaretleri getirmektedir.
Örneğin; 10 dairelik bir apartmanda, 120 kişinin üzerinde
insanın yaşıyor olması ve ölen kişilere de oy kullanma hakkı tanınması gibi
olaylar, sisteme müdahalenin mümkün olduğunu düşündürmektedir.
Bu kuşku ortamlarının getirdiği kafa karışıklığı, siyasi partilerin
itirazları, “Seçim sistemine müdahale var mı?” sorusunu sürekli gündeme
getirmektedir. Ayrıca, aşağıda sayacağımız hususlarda halkımızdaki kuşkuları
kat be kat artırmaktadır.
a) YSK kararlarının, yargıya kapalı olması,
b) SEÇSİS sisteminin alt yapısını oluşturan şirket olan; SUN
MİCRO SYSTEMS’in yabancı bir şirket olması,
c) Yazılım konusunda % 100 güvenli hiç bir sistemin olmaması,
d) YSK’de, bilgilere girişlerin, vatandaşın denetiminin
dışında olması,
e) Belirli saatlerde, oy dilimlerinin gözle görülür biçimde
artması. (Örneğin; 2009 yerel seçimlerinde, saat 22.00 ve 03.00 aralığında,
İstanbul büyükşehir belediye seçimlerinde önde olan CHP’nin, bu saat aralığında
oylarının birden düşmesi ve AKP’nin oylarının artması. Bu saat aralığında
oyların artması ve eksilmesi olağan bir durum değildir.)
2000 yılında, Amerika’lı bir mühendis olan ve kullandığımız
seçim sisteminin
yazılımcısı Clinton Eugene Curtis, ABD başkanlık
seçimlerinde, Bush’un lehine oyların artırıldığı iddiasıyla, ABD Temsilciler
Meclisi Adalet Komisyonu üyeleri önünde, 13 Aralık 2004 yılında verdiği yeminli
ifadesinde: “ SEÇİM SONUÇLARINI, BASİT BİR YAZILIMLA, İSTENİLEN ŞEKİLDE
DEĞİŞTİRDİĞİNİ, seçim sonuçlarının, dışarıdan görülmeyecek şekilde
ayarlayabilecek yazılımların varlığını, 2000 yılının, Ekim ay’ında, ABD Kongre
Üyesi olan Tom Feeney’in isteğiyle prototif bir yazılım yazdığını, bundaki
amacının seçim sonuçlarını ayarlamak olduğunu, hangi seçimde, kimin kazanmasını istiyorsanız, oyları %49 ve % 51 olarak ayarlayarak seçime
müdahale edilebildiğini, bunu kimsenin fark etmediğini, edemeyeceğini,
görmelerinin imkansız olduğunu, bunu sadece oyları bire bir sayarak,
eşleştirerek ortaya çıkarılabileceğini'' söyledi.
ABD’de, bu seçim sistemi artık kullanılmamaktadır. Almanya,
2009 yılında bu sistemi, güvenli olmadığını anlayarak son vermiştir. Son olarak
Yunanistan, kuşkulu gördüğü bu yazılımı kullanmaktan vazgeçmiştir.
''Dünyanın en güvensiz seçim sistemini kullanmak zorunda
değiliz.''
Seçim yöntemlerini; siyasi partilerin oluşturacağı, Adâlet
Bakanlığı'na bağlı olmayan, yürütme erkinin emri altında olmayan bağımsız
kurumlar aracılığı ile yapmalıyız.
Yayının oluşturulma tarihi: 27 Ağustos 2013
Bugün: 27 Ağustos 2013, Kuvayı Milliyeci
Bugün: 27 Ağustos 2013, Kuvayı Milliyeci
Category: SEÇSİS Hileleri
0 yorum